Çin Tarihi
Çin’in en eski ve başlangıç tarihi Xia’ya, Xia Hanedanı’na tahmini-(2200-1600) dayanmaktadır. Xia Hanedanı hakkında arkeolojik kayıt ve veriler, buluntu ve ispat konusu gayet az olduğu halde, bütün Çinli tarihçi ve araştırmacılar bu hanedan hakkında yüzde yüz emin olarak Xia’yı büsbütün kabul etmişlerdir. Günümüzde hakkında yeteri kadar veri ve bilgiye ulaşılamayan Xia’yı, akabinde Shang Hanedanı takip etmiştir. Çin tarihinin ve Çin tarihi kayıtlarının asıl ve esas başlangıç dönemini teşkil eden Shang Hanedanı, Çin’in kültürel ve askeri teknolojisinin de yapılanma ve ilerlemeye başlama dönemidir. Shang’ın asırlar içindeki hakimiyetinin sonunda Zhao Hanedanı bugün sadece Çin’in iç ve asılını kapsayan bölüme egemen olmuştur. Zhao Hanedanı’nı oluşturan asıl zümre kuzeylilerden oluşmaktadır. Daha sonra merkezi hakimiyet ve otoritesini kaybedip, Çin’in 16 derebey-devlete bölünmesinin önüne geçememiş ve yalnızca küçük bir yerde kendi hakimiyetine bir süre devam etmiştir. Konfüçyüs de bu dönemlerde ortaya çıkmıştır. Parça parça bölünmüş Çin’i Qin Kralı ve daha sonra Qin İmparatoru olacak olan Qin Shi Huang M. Ö. 221 yılında birleştirmiş ve Çin tarihinin ilk imparator olmuştur. Fakat Qin Hanedanı (M. Ö. 221 – 206) salt otoriter ve mutlak merkezi güç kullanımı, kanuncu ve yasakçılığından dolayı Çin’de uzun süre egemenlik sağlayamamıştır. Qin hakimiyeti yıllarında Konfüçyüsçülük gibi merkezi kanun ve yasadan farklı görüşlere ait veri, kitaplar yakılmış, görüşçüler ise gömülerek öldürülmüşlerdir. Qin Shi Huang döneminde, Çin birleştirildiği gibi, bugünkü büyük Çin topraklarının temelleri atılmıştır. Ülke güneye doğru genişlemiş, Kansu bölgesine kadar yakınlaşmıştır. İlk imparator Huang, bugünkü efsanevi toprak askerler gibi Xi’an bölgesinde günümüz için büyük kültürel ve medeniyet eserleri sağlamıştır. Kendisinden önce yaptırmaya başlayan krallardan sonra, Çin Seddini bir bütün halinde birleştiren de ilk imparator Qin Shi Huang’tır. Çin Seddinin neden ve hangi sebeple yapıldığını Çin tarihi kaynakları, ülkenin sınırını belirlemek ve düşük tabaka köle ve bütün tebaanın ülkeden kuzey bölgesine kaçmasını engellemek olduğunu yazmaktadır. Qin Hanedanı döneminde yapılıp bitirilmiş olan“Toprak Askerler”, imparatorun kötü ve menfi düşman ruhlarından korunması amaçlandırılarak yapılması istenmiştir. En önce bunun için gerçek askerlerin kullanılması istenmiş, daha sonra topraktan sanatsal şekilde askerler türetilmesi kararına varılmıştır. Qin Hanedanı’ndan sonra M.Ö. 206’da(tahmini M. Ö.202) Çin’i asırlarca hükmedecek olan Han Hanedanı hakimiyeti başlamıştır. Han Hanedanı sırasında, Hanlar batıya ve doğuya seferler yaparak, ülkeyi bugünkü veriler ise altı milyon kilometre genişletmişlerdir. Samguk Sagi kayıtlarına göre Hanlar bugünkü Kore’nin kuzeyi ve eski Mançur bölgesi Kore kökenli devletlere hakimiyet kurmuşlardır. Bugün Çin ve Çin insanları, halkına adını veren Han Hanedanı’dır. Üstelik aslına bakılırsa Han adı Çinlileri temsil ettiği gibi, Çin Tarihinin en esaslı hanedanlarından biri sayılmaktadır. Han Hanedanı’nın M. S. İlk asırda nüfusu yaklaşık 17 ve 18 milyon civarıdır. Bu sayılar dahi Çin’in daima insan nüfuz ve gücü olarak diğer devlet ve halklardan çok önde olduğunu gösteriyor. Han Hanedanı kurulup Çin’de büsbütün hakimiyet kurduktan sonra, Qin Hanedanı kanuncu ve yasakçılığı ortadan kaldırılmış ve tam tersi olarak Konfüçyüsçü öğreti ve doktrini ülkeye egemen olmuştur. Han Hanedanlığının başına geçecek olan İmparator Gao’nun ailesi bir çiftçi zümreden oluşmaktaydı. Han Hanedanı döneminde ülkenin kültürel, medeni ve askeri teknolojisi diğer bölge ve devletlere kıyas ile olağanüstü gelişmiştir. Üstelik dikkat edildiğinde, askeri teknolojide çağ değiştirebilecek olan demirden, çeliğe teknolojisi de ilk defa Hanlar tarafından kullanılmıştır. Kağıt teknolojisi de ilk defa Hanlar döneminde bulunmuş ve kullanılmaya başlanmıştır. Han Hanedanı asırlar hakimiyet yıllarında çeşitli fikir, doktrin gibi, düşünsel ve felsefi okulların bir hayli sayıda ve neredeyse bütün bölgelerde açıldığını ve hizmet vermeye başladığını görüyoruz. Bu aslında Çin’in fikir doktrinin en temelli, ilk başladığı yılların aslında kanun ve yasada abartılı davranmayan Han Hanedanı yoluyla olduğuna rastlayabiliyoruz. Han Hanedanı’nın hakimiyetini kaybettiği dönemler, ülkenin üç farklı bölgeye ayrılmasına tekabül etmektedir. Bunlar Wei – Wu ve Shu adlı merkezden ve birlerlerinden bağımsız devletlerdir. Cao Cao (Sao Sao) gibi, Zhao Yun, Zheng Fei, Guan Yu gibi Çin tarihi kayıtlarda adları sürekli geçen ve Çin tarihinin büyük kahramanları da bu döneme rastlamaktadır. Daha ileri tarihlerde, fazlasıyla karışan Çin’i uzun asırlar sonra tek çatıda toplamayı başaran “Sui Hanedanı” olmuştur. Sui Hanedanı kayıtlarını dolduran hadiseler başlıca kuzey kültürlü istilacı ve iç isyanlardır. Sui Hanedanı iç isyan sonrası, yerini Tang Hanedanı’na (M. S. 608 – 907) bırakmıştır. Tang Hanedanı’nın kalıcı ismi Li Shimin, ülke topraklarını batı, kuzey, doğu ve güneye doğru genişleterek, hatta Mançurya’ya kadar seferlere bizzat kendisi katılmıştır. Çin’in en entrikalı ve yoğun entrikalar yaşamış hanedanı, Tang Hanedanı’dır. Tang Hanedanı o zamana kadar batıya en çok açılmış olan ve diğer devletlerin iç ilişki ve hükümlerine karışmış olan ilk imparatorluktur. Tang Hanedanı ve Çin’in başkenti Ch’angan, o tarihlerde dünyanın en zengin ve refah içinde olan ülke ve şehridir. Çin Tang dönemi yaşadığı güç ve refahı daha sonra uzun asırlar Ming Hanedanı’na kadar yaşayamamıştır. Söz konusu Ch’angan dünyanın en gözde ve zengin şehri olduğu gibi, o yıllarda Tang Hanedanı kadar güçlü ve otoriter, bulunduğu bölgeye tam anlamıyla hakim olan dünyada başka hiçbir devlete rastlanılamaz. Tang döneminde, Çinliler tarafından dünya tarihini değiştirecek olan barut teknolojisi keşfedilmiştir. Daha sonra Talas yoluyla “barut” batıya taşınmıştır. Büyük Tang Hanedanı hakimiyetini yitirdikten sonra Çin iki farklı ülkeye bölünmüştür. Kuzeyde Jin, güneyde Song Hanedanı olarak bölünmüş bir Çin görüyoruz. Dünyada Moğol İstilası başladığında, ilkin Jin ve uzun bir süre Song Hanedanı Moğol hanedan zümresiyle Yuan olarak birleştirilmiştir. Yuan Hanedanı yüzölçümü olarak Çin tarihinin sayılı devletlerinden biridir. Yuan Hanedanı sırasında Japonya gibi ada ülkelerine tarihi seferler yapılmıştır. Uzun bir süre sonra Çin’in milliyetçi askerleri ortaya çıkmış ve Moğol hanedanı, fakat sonraları Çinleşmiş Yuan devrilmiştir. Nihayetinde Çin, milli bir devlet olarak Ming Hanedanı hakimiyetine başlamıştır. Ming Hanedanı hakimiyetinde, Çin’in kültürel zenginlik, içtimai mutluluk ve askeri gücü olarak zirve yapmıştır. Ming Hanedanı döneminde Çin’in denizcilik ve denizler arası keşifleri başlamıştır. Ming Hanedanı döneminde Çin teknoloji seviyesinin dünyada eşi ve benzeri yok derecede ileridedir. Ming Hanedanı’nın son yıllarında büyük köylü ve çiftçi isyanı bütün bölgeler ve hatta başkente kadar sıçrayınca son Ming İmparatoru kendini asmıştır. Bu sırada hain bir Ming generalinin teklifi ile kuzeydeki Mançular ülkeye girmekte istifade etmişlerdir. Mançuların ülkeye girmesinden sonra isyan bastırılıp, büyük nispette köylü ve çiftçi yerlerine geçmeye zorlanmışlardır. Mançu dönemi Qing Hanedanı, onsekizinci yüzyıla kadar iç ve dış ilişkilerde normal seyir izlerken batılı insanlar ile savaşmaya zorlanmıştır. Ülke büyük oranda bölündüğü gibi, birçok bölge işgal altına girmiştir. Afyon savaşları gibi, birçok isyanlar çıksa da, bunların hiçbir başarısı olmamıştır. Bunun başlıca sebeplerinden biri, Çin’in her zaman, bütün tarihi boyunca kendi kendisiyle, bizzat kendisi ile savaşmasıdır. Qing Hanedanı yıllarında, ülke ve hanedan hiçbir zaman dışarıyı ve dış güçlerin gelişim ve askeri gelişimini önemsemiş olmamasıdır. Tarihi bir tekerrür olan dışa kapalı devlet modeli, Qing Hanedanı yıllarında olumsuz tesirler vermiştir. Qing Hanedanı 1911 yılında tamamen devrilmiş ve Çin’in son imparatoru, hanedan, Mançurlar ülkeden sürülmüştür. Mançu saç şekilleri gibi, bütün adetler yasaklanmıştır. 1911’den sonra Çin bölgesi daha karışarak büyük savaşlar yaşamıştır. Japon istilası, Çin tarihinin en kanlı savaşı olan Çin İç Savaşı gibi Çin tarihinin bütün büyük olayları neticesinde 1949’da Mao Zedung Çin Halk Cumhuriyetini ilan etmiştir.
Xia – Shang – Zhou – Qin – Han – Sui – Tang – Jin – Song – Yuan – Ming – Qing – P. R. C.
KURT